Marie Curie dünyada sayılı kadının yapabileceği sıradışı yaşamı ve bilime olan sevigisi ile insanlık tarihine adını yazdıran ilk kadın bilim insanıdır. Dahi ve zeki bir kadın olan Marie Curie ve yaşamını ele alacağız.
Marie Cruie, Polonya doğumlu Fransız fizikçi olup, radyoaktivite çalışmalarında iki kez Nobel ödülü alan tek kadın ünvanına sahiptir. Marie Cruie polonyum ve radyum kocası ile birlikte keşfini sağlamıştır. Daha sonra kocasının ölümünden sonra, X-ray ışınlarını hakkında çalışmalarını geliştirmiştir. Marie Cruie, 4 Temmuz 1934’de ölmüştür.
Gençlik Yılları;
Marie Cruie olarak bilinen Maria Sklodowska, 7 Kasım 1867 tarihinde günümüz polanya’da Varşova kentinde doğmuştur. Beş çocuktan en küçüğü olan Cruie, bir öğretmen babaya ve kız yurdu müdüresi olan bir anne babaya sahiptir. Matematik ve fiziğe yatkınlığını matematik ve fizik öğretmeni olan babasından almıştır. Parlak ve meraklı öğrenci olması sayesinde Cruie, okulda sivrilmeyi başarmıştır. 10 yaşında iken, annesini tüberküloz hastalığından kaybetmiştir.
Üst düzey bir öğrenci olan Cruie, Varşova da bulunan men-only üniversitesine alınmamıştır. Bunun yerine, Varşova’nın “floating univesity” kayıt dışı sınıflardan oluşan gizli bir okula devam etmiştir.
Kardeşi Bronya ile birlikte yurtdışında resmi bir başarı kazanmayı hayal eden Cruie, yeterli finansal kaynak bulmadığından dolayı bu hayalini gerçekleştirememiştir. Azimli Cruie başarılı olmak için kardeşi ile bir anlaşma yapmıştır. Cruie Bronya’nın eğitimini tamamlamasına yardımcı olacak, daha sonra kendi çalışmalarının devamına destek olmasını sağlayacaktır.
Yaklaşık 5 yıl öğretmen ve mürebbiye olarak çalışan Cruie, boş zamanlarında fizik,kimya ve matematik hakkında incelemelerde bulunmuştur. 1981 yılında Sorbonne üniversitesine kaydını yaptırmış olup, düşük bütçesi ile zor şartlarda çalışmalarına devam etmiştir.
1983 yılında fizik’de yüksek lisansını tamamlayan Cruie, ertesi yıl matematik alanında derece almıştır. Bir süre sonra, çelik ve manyetik özellikleri farklı türler üzerine çalışma yapmak için komisyon almıştır. Cruie Laboratuvar gerekli ve bu vesile ile bir meslektaşı Pierre Cruie ile tanıştırmış ve 26 Temmuz 1895 de Pierre Marie çifti evlenmiştir.
Kariyeri ve evliliği
Marie Curie’nin aldığı Nobel Ödülü Diploması
1894 yılında Polonyalı bir biliminsanı aracılığıyla, kardeşi Jacques ile piezoelektriği keşfeden Pierre Curie ile tanıştı. 35 yaşındaki Pierre Curie, Endüstriyel Fizik ve Kimya Okulu laboratuvarının başkanıydı. Marie ve Pierre, ortak bilimsel ilgilerinin de katkısıyla birbirlerine bağlanıp, Temmuz 1895’te evlendiler. Bu tarihten itibaren Maria Skłodowska yerine Marie Curie adını aldı.
1896 yılında öğretmenlik diplomasını aldıktan sonra 1897’de, daha önce Henri Becquerel (okunuşu: Bekerel)’in duyurduğu, uranyum tuzlarının yaydığı, sonraları radyoaktivite olarak adlandırılacak ışın üzerine detaylı araştırmalara başladı. Fakat Eylül 1897’de ilk kızı Irene’in dünyaya gelmesi, çalışmalarına ara vermesine sebep oldu. 1898 başlarında çalışmalarına hız veren Marie toryumun da bu ışınları yaydığını fark etti. Bu noktada eşi Pierre de kendi çalışmalarını bırakarak Marie’ye yardım etmeye başladı.
Bu arada Becquerel, iki farklı uranyum mineralinin daha aktif olduğunu keşfetti.
Temmuz 1898’de Curie’ler yeni radyoaktif bir element olan ve uranyumun radyoaktif bozunmasından ortaya çıkan polonyumu bulduklarını duyurdular. (İsmini Marie’nin vatanı Polonya’dan esinlenerek koydular). Eylül 1898’de Fransız kimyacı Eugène-Anatole Demarçay’ın spektroskopi yöntemi ile tanımlanmasına yardım ettiği, doğal radyoaktif element radyumu duyurdular.
Marie, 1904 yılında doktorasını vererek Fransa’da gelişmiş bilim alanında doktora unvanı alan ilk kadın oldu. Aynı yıl radyoaktivite konusundaki araştırmalarından dolayı, kocası ve Becquerel ile paylaştığı Nobel Fizik Ödülü’nü alarak, tarihte Nobel Ödülü alan ilk kadın oldu.
1904 yılında eşi Pierre Sorbonne’da öğretmenliğe başladı. Marie de Sevr’deki bir kızlar okulunda fizik öğretmenliği yapmaya başladı. Aynı yılın sonlarına doğru ikinci kızları Eve doğdu. O sıralar Marie ve Pierre,radyasyondan kaynaklanan rahatsızlıklar geçirmeye başladılar.Radyumun dokuya verdiği zarar, araştırmacılar tarafından kabul edilmeye başlanmıştı. Aynı zamanda, radyumun etkisinin kötü dokulara uygulanarak tedavide kullanılabileceği fikri de doğmaya başlamıştı. Amerikalı mucit Alexander Graham Bell, kanserin tedavisi için tümöre radyum verilmesini önermişti.
19 Nisan 1906’da Pierre Curie bir at arabasının çarpması sonucu öldü. İki çocuğu ile dul kalan Marie, kocasının Sorbonne’daki öğretmenlik görevini sürdürdü ve 1908’de Sorbonne’daki ilk kadın profesör oldu.
Curie ve Poincare 1911’de Solvay konferansı sırasında
1911 yılında radyum ve polonyumun keşfi ve araştırılmasındaki rolünden ötürü Nobel Kimya Ödülü’ne layık görüldü. Böylece tarihte iki Nobel ödülüne sahip ilk kişi oldu. Halen 2 Nobel ödülüne sahip tek kadındır. Yaptığı çalışma bir elementin radyoaktif işlemlerden sonra başka bir elemente dönüşebileceğini gösteriyordu.
Bu başarılarının yanı sıra kişisel saldırılara maruz kaldı. İlk olarak tümü erkeklerden oluşan Fransız Bilim Akademisi bir oyla üyeliğini reddetti. Ardından,Paul Langevin ile arasında aşk ilişkisi olduğuna dair dedikodular yayılmaya başladı. Evli ve Pierre Curie’nin yakın dostu olan Paul Langevin ile Marie arasındaki bu dedikodu gazetelere Langevin skandalı olarak yansıdı ve Marie’nin ikinci Nobel Ödülünü alması bile arka plana atıldı. Langevin gazetenin baş editörünü halkın önünde yapılacak düelloya davet etti. Editörün silahını çekmemesi ile o zamanın anlayışıyla gülünçleşen olay, konunun kapanmasını sağladı.
Marie Curie, Aralık 1911’de Nobel ödülünü almak için Stokholm’e gitti. Buradaki konuşmasında, Pierre Curie’nin yardımlarını küçümsemediğini de belirterek, radyoaktivitenin atomun bir özelliği olduğu hipotezinin kendi çalışması olduğunu duyurdu. Fransa’ya geri dönen Marie Curie, çalkantılı geçen yılın etkisi ile depresyona girdi.
1914 yılında Paris Üniversitesi’nde Radyum Enstitüsü kuruldu ve Marie Curie ilk müdür olarak atandı.Hayatı boyunca radyumun tıptaki önemine dikkat çekti. I. Dünya Savaşı sırasında taşınabilirröntgen cihazları yaparak, kızı Irene ile birlikte, genç kadınlara x ışını teknolojisini öğretti. Ayrıca fizik tedavi uzmanlarına savaş ortamında radyoloji ekipmanını nasıl kullanacaklarını gösterdiler. Bu esnada yüksek dozda radyokaktif ışına maruz kaldılar.
1920’li yıllarda bilime katkısını sürdürdü. Varşova’daki Radyum Enstitüsü’nün kurulmasında önemli rol oynadı. Başkan Herber Hoover’ın kendisine verdiği 50.000 dolar ödülle Varşova’da yeni kurulan laboratuvara radyum aldı.
1934 yılında Fransa’nın Savoy kentinde kan kanserinden öldü. Hastalığı, aşırı dozda radyasyona maruz kalmasına bağlandı.Bu yüzden ona “bilim için ölen kadın.” denildi. Radyokaktivite çalışmalarından dolayı, radyokativite birimine “curie” denilmektedir. Ölümünün ardından Sceaux’taki aile mezarlığına gömülmüş ancak, 20 Nisan 1995’te Marie Curie’nin ve kocasının mezarları Fransa’ nın ulusal anıt mezarı olan Panthéon’a taşınmıştır. Marie Curie başarılarından dolayı bu şerefe layık görülen ilk kadındır.Curie’nin not defterleri o kadar radyasyona maruz kalmıştır ki, kurşun kaplı bölmelerde tutulup radyoaktif koruma altında incelenebilmektedir.
• 1903 – Nobel Fizik Ödülü
• 1903 – İngiliz Kraliyet Birliği’nden Davy madalyası
• 1911 – Nobel Kimya Ödülü
• 1921 – Bilime katkılarından ötürü, Amerika’nın kadınları adına, başkan Warren Harding’ten 1 gram radyum
Kaynak
Lisaneu
Wikipedia