1989 yılında Bob Lazar adında bir fizik mühendisi, Las Vegas televizyon istasyonlarından biri olan KLAS’da bir basın açıklaması yapmış ve S4 Bölgesi’nde UFO’ları yeniden oluşturmayla ilgili mühendislik projesinde görev almış olduğunu iddia etmişti. UFOların yerçekimini itici güç sistemine dayalı motorları üzerinde çalışmalar yaptığını söyledi. Bunların güç kaynakları bir anti-madde reaktörüydü.
Lazar orada kendisine gösterilen uzay aracın bizim medeniyetimizden binlerce yıl daha gelişmiş seviyede bir teknolojiye sahip olduğunu ancak görünüşe göre bizlerden daha kısa varlıklar için yapıldığını vurgulamıştır. Lazar açıklamalarına ayrıca adı geçen bölgede dünya dışı varlıklara ait 9 adet disk şeklinde uzay aracı olduğunu da eklemişti:
“Bu disklerden bir tanesi İsviçreli Eduard Billy Maier adındaki temasçının 1970 yılı ortalarında fotoğraflarını çekmiş olduğu ve Pleiades takım yıldızından geldiği iddia edilen araca benziyordu.”
Lazar, takip eden aylarda kendisiyle yapılan röportajlarda, hikayesini daha ayrıntılı bir şekilde anlatmış, 51. bölgede bulunan birbirlerinden tamamen farklı disk şeklindeki 9 araç için yakıt olarak 223 gramlık –o zamanlarda henüz keşfedilmemiş bir element olan– element 155’in kullanıldığını açıklamıştı:
“Bu element daha çok yanık turuncu renginde olup çok yumuşaktır. Öyle ki tırnağınızla üstüne çentik bile atabilirsiniz. Ancak çok ağırdır. Elementin bir parçasını kaldırdığınızda onun kurşun olmadığını hemen söyleyebilirsiniz. Şaşırtıcı derecede ağırdır.”
Las Vegaslı bir araştırmacı-gazeteci olan George Knapp Lazar’ın geçmiş iş yaşamı araştırmış ve önceden gerçekten de Los Alamos’ta yaşadığını ve oradaki Las Alamos Ulusal Laboratuarı’nda fizikçi olarak çalıştığını doğrulamıştır. Ayrıca Lazar’ın iddia ettiği dönemlerde 51. Bölge/S4’de çalıştığını yasal olarak da onaylanan çalışma kayıtları, Donanma İstihbarat Departmanı’ndan sağlanmıştır.
Lazar’ın fizik, elektrik mühendisliği ve itici güç sistemleri alanlarındaki sağlam ve güvenilir geçmişi nedeniyle kendisiyle pek çok görüşmede bulunulmuştur. Bugüne kadar işi, üssü, çalışma arkadaşları ve yapımı oldukça zor olan uzaylı araçları hakkında çok detaylı tarifler ve bilimsel bilgiler sunmuştur.
HAVA İSTİHBARAT MERKEZİ ÜYESİ ANLATIYOR:
51. Bölgede görülen disk şekilli cisimlerle ilgili diğer bir olay, bir Hava Kuvvetleri emeklisi olan gazeteci Robert Dorr tarafından bildirilmiştir. Dorr, 1953 yılı Nisan ayında Nellis test üssünde görev yapan Hava Teknik İstihbarat Merkezi takımının bir üyesinin, kendisine, yeniden düzenlemesi yapılmış bir uçan dairenin görgü şahidi olduğunu ihbar ettiğini belirtmişti. Cismin tanzimi, söylendiğine göre, Doğu Kıyısında gerçekleştirilmişti.
“O, 8,5 m. çapında kusursuz bir diskti. Kalınlığı çemberin çevresinde 30 cm.den başlarken ortaya doğru 3,5 metreye ulaşıyordu. Savaş uçaklarınkine benzer yükseltilmiş bir kokpiti, hemen altında da onu çevreleyen 150’ye 150 cm. uzunluğunda ve 2 metre yüksekliğinde bir alan vardı. İtici güç sistemi tamamen mahvolmuştu, aygıtlar ve elektrik tertibatı tanıdık materyalleri içermesine rağmen neredeyse anlaşılmaz görünüyordu. Cisim, dünyanın yörüngesindeki bir ana gemi tarafından yönetilmek üzere dizayn edilmiş küçük bir araç olduğu kanısını uyandırıyordu. Boyutlarından ve hasar görmüş oturma yerlerinden anlaşılabileceği üzere, içinde görünüşe göre insan benzeri uzuvlara sahip 2 mürettebatı taşıyabilecek şekilde tasarlanmıştı, ancak bunlar çok daha kısa boylu varlıklar olmalıydı. Bu aracı bir insan pilotun sığabileceği şekilde tekrar dizayn etmek aylar sürmüştü.”
“DOLAŞAN UZAYLI GÖRMEDİM”
“S-4’te (canlı) uzaylı gördüğümü sanmıyorum. Ufak bir pencereden bir bakıştı sadece. Bakmamam gereken bir şeydi aslında. Yine de ikna oldum. Camdan baktım ve adamların önünde küçük bir sandalyede bir bebek vardı, uzay aracının içindekine benzer bir şey. Sanırım boyutlarına bakıyorlardı ve içine bir şey koydular. Ben de kaçamak bir bakış atmıştım ve sandalyede oturan minik bir şey vardı. Onlara poz veren bir uzaylı falan değildi. Küçük bir karakter veya öyle bir şeydi işte. Ölçüm filan alıyorlardı herhalde. Ortalıkta dolaşan uzaylılar görmedim. Yaşayan uzaylılardan bahseden birini de duymadım. Ama (ceset) uzaylılara ‘Çocuklar’ (Kids) takma ismini koymuşlardı.”
“UFO’YU PARÇALARA AYIRDIM”
Bob Lazar’a göre başka akıllı bir medeniyet var ve bizde de onlardan nesneler var: “O kısım tepe nokta. Başka bir akıl sahibi medeniyet var ve bunu biliyoruz. Ve onların çalışan eserleri var elimizde. İnanmak zorunda değilsiniz ama varlar. Gördüm. Parçalara ayırdım. Yani bu, çok büyük bir mesele. Ama bana kalırsa bu kısmını etraflıca ele almak gerekir. Bilim ve teknoloji bizi önemli ölçüde değiştirir, tüm Dünya’nın işleyiş şeklini değiştirir. O yüzden bunlar benim için kritik öneme sahip.”
Gördüğü, incelediği hatta “Parçalara ayırdım” dediği UFO’yı belgesel için çizen Bob Lazar uzaylı teknolojisini de şöyle anlatıyor: “Bilimi anlamaya çalışıyorduk. Nasıl çalıştığını biliyorduk. Mesela aracın itici gücü, elimizdeki her şey, pervaneli uçak, jet veya roket olsun, arkasından bir şey atar. Yüksek hızda egzoz veya büyük miktarda hava. Bir etki-tepki gücüdür. Etki, arkadan bir şey atarsan sizi ileri götürür. Her şey böyle çalışır.”
“İlk kez bir araç tepkisiz bir araç vardı elimizde. Alan itişiyle çalışan bir araç. Yaptığı şey de önündeki zaman ve mekandan bir saptırma yaratıyor. Mekan bükülüyor. Şuna benzettim bunu hep; yatağın ortasına bir bowling topu koyarsın ve önüne geçip, yumruğunla yatağa bastırdığında top ona doğru gelir. Araç böyle çalışıyordu. Önünde bir bükülme yaratıyor ve araç ilerliyor. Uzay teknolojisi ve bilim denebilir buna.”
“BAŞKA MEDENİYET VAR, GİZLİYORLAR”
Bob Lazar “Son derece ileri bir teknoloji gizli tutuluyor. Bilinmeyen bilim gizli tutuluyor” diyor ve ekliyor: “Evet başka bir medeniyet var, ve dediğim gibi insanlığa bundan bahsetmemek bir suç ama bu farklı bir konu.” Belgeseli mutlaka edinin. İnanır ya da inanmazsınız. Ama Bob Lazar’ın “poker yüz” konuşması, anlatmak istediği konulardaki detaycılık, istemedikleriyle ilgili rahatsızlığı size bir fikir verecektir.
Kaynak
siriusufo.org
spacemagturkiye.com