Bilim adamlarına göre; insanlarda görme, duyma, tat alma, dokunma ve koklama olmak üzere beş duyu mevcuttur. Bunlarla beraber kişinin sadece hislerini kullanarak birtakım olayları sezinlemesini sağlayan bir duyunun daha varlığından bahsediliyor. Altıncı his adı verilen bu duyu gerçekten var mı? İnsanlar altıncı hislerini kullanarak bazı olayları hissedebilirler mi?
Altıncı Hissin Kanıtı
Ivan Tozzo, 2016 yılında Kolombiya’da korkunç bir uçak kazası geçiren ve bir Brezilya futbol takımı olan Chapecoense’nin başkan yardımcısıdır.
Takım içi aldığı görev sebebi ile, oyuncular ile beraber Güney Amerika finallerine gitmek zorundaydı. Ancak, o talihsiz uçak kalkmadan önce, Tozzo’nun altıncı hissinde bir hareketlenme oldu.
Nedenini tam olarak ifade edemese de, uçağa binmemeye karar verdi. Ve bu karar onun hayatını kurtardı.
Francisco Cerquera adlı, El Salvador’lu eski bir gerilla, kampın güney kapısına nöbetçi olarak dikildiği bir gecede başına gelen olayı anlatıyor.
Diğer gecelerden farklı olarak, Francisco korkuyordu. O kadar ki, mide ağrısı çektiğini bahane ederek, yerine başka bir gerillanın gelmesini arz etti.
O gece, ordu, Francisco’nun terk ettiği nöbet kulesinden saldırdı.
Bir başka örnek, sosyal medyadan: Martha Fernández adlı bir anne, başına gelenleri anlattı.
Günün erken saatlerinden itibaren, nedenini bilemediği bir tedirginlik yaşayan Martha, oğlunun eve her zamanki saatinde gelmemesi ile iyice işkillendi.
Gecenin ilerleyen saatlerinde ise, oğlunun bir hastanede olduğuna dair bir telefon aldı.
Birisi araba ile oğluna çarpmıştı. Martha, kazadan bir saat önce kendini kötü hissetmeye başladığını söylüyor.
Yukarıda ifade ettiğimiz olayların kesinlikle çok daha fazla örneği mevcuttur. Bu hikayelerden bazılarını, altıncı bir hissin varlığını doğrulamak için bir temel olarak alabilir miyiz?
Bilim de bu soruyu sormaktadır. Aslında, gerçeği bulmaya çalışmak için bazı deneyler bile yapılmıştır. Bu sayede ortaya ilginç bir konsept dahi çıkmıştır: “anormal öngörüş etkinliği”
Anormal Öngörüş Etkinliği
Illinois’deki Northwestern Üniversitesi, muhtemel bir altıncı his gerçekliği üzerine 26 çalışma gerçekleştirdi. Çalışmalar 1978 ve 2010 yılları arasında yayınlandı.
Altıncı hissin mümkün olup olmadığı sorusu ile karşı karşıya kalan araştırmacılar, kesin bir cevap verdi: evet. Bulgularına göre, insanların, olacak olanı öngörebildiği bir yetisi vardır.
ABD’de bir bilim insanı, insanlarda bilinçaltı düzeyde gezegenin manyetik alanını algılama yeteneğine sahip bir altıncı his bulduğunu iddia ediyor.
Dünyanın manyetik alanını algılama yeteneği böcekler, kuşlar ve bazı memelilerde bulunuyor. Bu manyetik alanı algılamaları sayesinde göç edebiliyorlar. California Institute of Technology’nin jeofizik uzmanı Joe Kirschvink, aynı özelliğin aslında insanlarda da bulunduğunu söylüyor.
Kirschvink, yaptığı deneyde sonuçların tekrarlanabilir ve doğrulanabilir olduğunu ifade ediyor. Bundan önce 24 kişilik küçük bir ekiple çalışmalar yürüten ve başarı sağlayan bilim insanı çalışmasını geliştirebilmek için 900 bin dolarlık bir fon almayı başardı.
İnsan manyetizasyonunun varlığı daha önceleri yapılan bir dizi testle reddedilmişti. Ancak yapılan yeni testlerle bunun olabilirliği tartışılmaya başlandı.
Joe Kirschvink’in bu konuda gerçekleştirdiği deneyler birçok bilim insanı tarafından destek görüyor. Dünyanın manyetik alanını hayvanların algılıyor olduğunun kanıtı önceleri kuşlar ve kelebekler gibi kanatlı hayvanlar üzerinden ilerlese de ortaya çıkarılan yeni bulgular köpekler gibi memeli hayvanların da bu manyetizmayı algılayabildiği yönünde. Fareler ve sıçanların yuvalarını bu manyetik alan çizgileri boyunca inşa ettikleri biliniyor.
Altıncı Bir Duyu Mümkün Mü?
Duyudan bahsettiğimiz anda ister istemez felsefenin alanına da girmiş oluyoruz. Altıncı his ile ilgili konuşurken, ne sadece bilimsel açıdan bir değerlendirme mümkün ne de mistik tanımlamalar yeterli. Hem bilimsel olarak mümkün hem de mistik anlamda. Ama bu iki disiplinin mümkün dediği şey, tamamen farklı.
Bilimsel Yaklaşım Ne Diyor?
Boş bir sokakta yürüyorsunuz, arkanıza bakmasanız dahi, bir ses duymasanız dahi eğer arkanızdan yürüyen biri varsa bunu hissedersiniz. Bu örnek altıncı his ile ilgili en çok verilen örneklerden biridir. Altıncı his halk arasında genelde psişik güç gibi algılansa da, bilim açısından altıncı his, duyu dışı algı anlamına geliyor.
Çoğu bilim insanı böyle bir duyu tipinin olduğunu kabul etmiyor. Bunun en önemli nedeni ispatlanamıyor oluşu elbette. Ve yine çoğu bilim insanı altıncı hissin diğer duyularımızın birbiri içine sızma hali olarak değerlendiriyor. Yani beş duyumuzdan ayrı, yeni bir duyu olmadığını düşünüyorlar.
Duyusal Sızıntı…
Birinin arkamızda yürüdüğünü ya da evde bizden başka birinin olduğunu hissedebilmemizi ele alalım. Bilim bu noktada görmediğimiz, duymadığımız,dokunmadığımız, tatmadığımız, koklamadığımız nesnelerin bilgisine yine bu beş duyumuzla ulaşabileceğimizi, bunun dışında herhangi bir mistik yol olmadığını söylüyor. Arkamızdan biri yürürken duyma eşiğimizin altında olduğu için ayak sesini almasak bile sesten yayılan titreşim bir şekilde bizim bilinç altımız tarafından işleniyor olabilir diyor.
Bir köpek vücudunuzdan yayılan bir kimyasalın kokusunu alıp korktuğunuzu anlayabilir. Feromonlar vücut dışı kimyasallardır. Ve hayvanlarda çok güçlü olmasına rağmen insanlarda körelmiştir. Fakat yine de bilinç altı düzeyde bizi yönettiği bir gerçek. Yani bizi takip eden birinin aynı şekilde hissedebiliriz.
Platon’u Hatırlamakta Fayda Var!
Platon bu dünyaya gelmeden önce her şeyin bilgisine sahip olduğumuzu ama dünyaya geldiğimizde unuttuğumuzu zihnimizin boş bir levha olduğunu söyler. Ve tüm yaşam deneyimi önceden bildiğimiz bu bilgileri hatırlamaktan ibarettir. Doğu felsefesi de mistisizm de platon’un bu anlayışından etkilenmiştir şüphesiz. Altıncı his yeni bir şey değildir, hepimizde vardır. Bütün insanlar kalp gözüne sahiptir. Önemli olan farkındalıktır, onu geliştirmek için meditasyon gibi yöntemlere eğilmek gerekir.
Kaynak
Aklinizikeşfedin.com
Beyinsizler.net