Dünya dışında yaşam arayışlarının yoğunlaştığı bölgelerden birisi de Jüpiter’in en küçük dördüncü uydusu olan Europa. Europa’nın okyanuslarında canlı organizmalar bulunması ihtimali, bilim insanlarını fazlasıyla heyecanlandırıyor.
Europa, Güneş’e epey uzak bir uydu. Bu uydunun üzerinde yapılacak olan yaşam arama çalışmalarının önünde ise, yaklaşık 30 kilometrelik buzdan bir engel bulunuyor. O da uydunun kalın buz kabuğu.
Araç ayrıca, buzda ilerlediği sürede çevresini kontrol edecek ve şu anda yaşayan canlı ya da soyu tükenmiş bir tür olup olmadığını keşfetmeye çalışacak. Aracın topladığı veriler, yüzeyde kalacak olan ve araca bir fiber optik kablosuyla bağlanacak bir verici tarafından dünyaya gönderilecek.
Nükleer Tünelbot
Grup, nükleer enerjiyle çalışan bir “tünelbot” için, buz tabakasına nüfuz edebilen ve yaşam belirtileri ya da soyu tükenmiş yaşantıları araştırmak için kullanılabilecek araç ve gereçler taşırken, okyanusun tepesine ulaşabilen bir konsept çalışması gerçekleştirdi. Bot ayrıca buz tabakasının yaşanabilirliğini de değerlendirecektir.
Dombard; “Tünel robotumuzun Europa’ya nasıl ineceği veya buzu nasıl dağıtacağı konusunda endişelenmedik. Sadece oraya gittiğini düşündük ve okyanusa iniş sırasında nasıl çalışacağına odaklandık.”
Bot, buz-su ara yüzeyindeki suyun yanı sıra, tabaka boyunca buzları örnekleyecek ve mikrobiyal biyofilmleri aramak için buzun alt kısmına bakacaktır. Ayrıca buz tabakasının içinde sıvı su “gölleri” arama yeteneğine de sahip olacaktır.
Araştırmacılar, botları için iki tasarım geliştirdiler: biri küçük bir nükleer reaktör tarafından destekleniyordu, diğeri ise uzay görevleri için tasarlanan Genel Amaçlı Isı Kaynağı Tuğlaları radyoaktif ısı kaynağı modülleriyle destekleniyordu. Bu iki kaynaktan gelen ısı, buz kabuğunu eritmek için kullanılabilir. İletişim, fiber optik kablolarla bota bağlı bir “tekrarlayıcılar” dizisi ile sağlanacaktır.
NASA, Güneş Sistemi’ndeki önemli soruları cevaplayacak teknolojiyi test etmek için konsept çalışmalarına rutin bir şekilde sponsorluk yapmaktadır. “Başka yerlerde hayat var mı?” sorusu hala büyük önem taşıyor. Europa, bakılması gereken en hayati yerlerden biri. Sonuçta bir tünel görevi olup olmadığı ya da bu tasarımlardan birinin seçilip seçilmediği belirsizdir.
Araştırma şu anda konsept çalışması düzeyinde. Sürecin hayata geçmesi ve Jüpiter’in uydusundaki potansiyel doğal yaşama zarar vermemesi için gereken önlemlerin alınması oldukça uzun sürecek. Bu ağırlıkta bir aracı Europa’ya götürmek de bir başka sorunun kaynağı.
Dünya ve Çevre Bilimleri Profesörü olan Illionis Üniversitesi’nden Andrew Dombard, projede yer alan bilim insanlarından biri. Dombard aracın Europa’ya nasıl gideceğini dert etmediklerini söylerken, oraya ulaşıp çalışabilecekleri varsayımıyla hareket ettiklerini söylüyor. Ekibin amacı, uydunun yüzeyinden okyanuslarına giden bir yol bulmak.
Tasarım Zorlukları
Robot buzun içinde ilerlerken aldığı numunelerden ve ölçümlerden oluşan bilgiyi Dünya’ya geri iletmesi gerekir. Konsept tasarımcıları yaptıkları toplantıda, buz kolonu boyunca beklenen radyo frekansının gücünde büyük bir kayıp olacağına dikkat çekiyorlar. Bu zorluğun üstesinden gelmek için, 5 ile 10 km aralıklarla yerleştirilmiş üç radyo sinyali tekrarlayıcısı öneriyorlar.
Diğer bir tasarım zorluğu, okyanusa yaklaşırken buzun içinden düşme riskidir. Bunu önlemek için konsept tasarımcıları, robotu buzlu su arayüzünde askıya alan bir kaymalı kablo sistemi önermekteler.
Konsept çalışma’da yer alan isimler: Johns Hopkins Üniversitesi Uygulamalı Fizik Laboratuvarı’ndan Kathleen Craft ve COMPASS ekibi, Steven Oleson ve NASA Glenn Araştırma Merkezi’nden J. Michael Newman.
Kaynak
Ntboxmag