Solucan Delikleri ile Yolculuk
Solucan deliği uzaydan bir noktadan diğerine giden bir köprü. Aslında bu iki zaman dilimi arasında bir kestirmeye benziyor. 1935’de Einstein solucan deliği teoremini keşfettiğinde bunların kara delikle ya da yüksek hızlı yolculukla manipule edilebileceğini keşfetmişti. Bu tünelin iki ucu farklı zaman dilimlerine açılıyor. Örneğin biri 1988’e diğer ucu günümüze yani 2017’e açılıyor. Yani solucan deliğinden geçtiğinizde 1988’e gidiyorsunuz. Bu tünelin diğer ucu da geleceğe açılabilir. Yani tünelin bir ucu geçmişe ,diğeri geleceğe ulaşıyor.
Bugün halen solucan deliklerinin gerçek olup,olmadıklarını bilmiyoruz. Eğer gerçeklerse onlardan geçebilmemiz gerekir. Bu noktada pek çok belirsizlik var. Çoğumuz bu hızlı yolculukla geçmişe gidilemeyeceğini düşünüyor. Yine de bunun halen imkansız olduğu kanıtlanmadı.
Rölativite Teorisi
Einstein, 1905’de uzayın, uzay-zaman adlı dört boyutlu bir dokuya sahip olduğunu ve garip bir biçimde kütle veya hız arttırıldığında hem uzayın, hem de zamanın eğrildiği şeklinde bir açıklama ile rölativite teorisini tanıttı. Yani, ne kadar hızlı hareket edersen, zaman, o denli yavaşlar. Etrafınızdaki kütleyi katlanır seviyelerde arttırdığınızda da benzer etkiyi yaşarsınız.
Bu fenomen, dakika ölçeğinde de olsa kanıtlanmış idi. 1975’da Carol Allie, senkronize iki atom saatinden birini yeryüzünde bıraktı, diğerini ise çok hızlı bir uçakla uçurduktan sonra karşılaştırdı ve hızla havada yol alan saatin salisenin bir parçası kadar yavaş işlediği tespit edildi.
Kara Delikler ile Yolculuk
Hawking: Einstein Dünya’nın kütlesinin zaman üzerindeki etkisini ve nehrin ağır akan parçası gibi yavaşladığını fark etmişti. Nesne ağırlaştıkça, zaman üzerindeki etkisi de artıyor. Ve bu korkutucu gerçeklik geleceğe yolculuğun kapısını aralayan şey.
Samanyolu’nun merkezinde, bizden 26 bin ışık yılı uzakta galaksinin en ağır nesnesi bulunmakta. Bu süper ağır kara delik, dört milyon güneşin çarpışıp bütün çekiminin tek bir noktada yoğunlaştığı kütlesel bir güce sahip. Kara deliğe yaklaştıkça hissedilen yer çekimi şiddeti de artıyor. Yeterince yaklaşıldığında, ışık dahi bu çekim şiddetinden kaçamaz. Bu tarz bir kara deliğin zaman üzerindeki ağırlaştırıcı etkisi galaksideki herhangi bir şeyden çok daha dramatik bir etkiye sahip. Bu durum onu doğal bir zaman makinesine dönüştürüyor.
Kozmik İplikler
Zamanda geriye ve ileriye nasıl yolculuk yapabileceğimizin bir başka teorisi, 1991’de Princeton fizikçisi J. Richard Gott tarafından önerilen kozmik iplikler fikrini kullanır. Bunlar bazı bilim adamlarının erken evrende oluştuklarına inandıkları ipliğe benzer nesnelerdir. Bu iplikler evrenin tüm uzunluğu boyunca dizilebilir ve milyarlarca tonluk yoğun basınç altındadırlar.
Teoriye Göre Farklı Evrenler Mümkün
Sicim Teorisi‘ne göre, atomun en derinlerinde, nötron ve protonların da daha derinlerinde başka parçacıklar var: Dans eden enerji iplikçikleri. İşin matematiksel boyutuna geçildiğinde ise bu teorinin 4 boyutlu uzayda işleyemeyeceği, en az 10 uzayve 1 zaman boyutuna ihtiyaç olduğu görüldü. Kısaca, bizim olduğunu var saydığımız x, y, z kordinatları (3 boyut) ve zaman koordinatı (4.boyut) vektörel çizgiler olarak tanımlanabilir. Teorinin sonuna gelindiğinde, bahsedilen bu iplikler, farklı titreşimlerle ve hareket ettikleri farklı boyutlarla, farklı maddeleri ve belki farklı evrenleri yaratıyorlar.
Zaman Yolculuğundaki Problemler
Eğer zaman yolculuğu için elverişli bir teori geliştirebilseydik, paradoks denen çok karmaşık problemler yaratma yeteneği geliştirirdik. Paradoks kendisi ile çelişen bir şey olarak tanımlanır. İşte iki genel örnek:
Diyelim ki, doğduğunuzdan önceki bir zamana geri gidebiliyorsunuz. Doğduğunuzdan önceki bir zamanda var olmanız gerçeği bir paradoks yaratır. Eğer 1960’ta doğduysanız, 1955’te nasıl var olabilirsiniz?
Muhtemelen en ünlü paradoks büyükbaba paradoksudur. Bir zaman yolcusu geri gidip, yolcu doğmadan önce atalarından birini öldürürse ne olacaktır? Eğer o kişi kendi büyükbabasını öldürürse, o zaman o kişi geri gidip kendi büyükbabasını öldürmek için nasıl canlı olabilecektir? Eğer geçmişi değiştirirsek, sonsuz sayıda paradoks yaratacaktır.
Zaman yolculuğu ile ilgili bir diğer teori paralel evrenler veya alternatif tarihler (hikayeler) fikrini ortaya koymaktadır. Diyelim ki, büyükbabanız ile o genç bir oğlan iken karşılaşmak için geriye yolculuk yapıyorsunuz. Paralel evrenler teorisinde, bizimkine çok benzeyen ama olayların farklı şekilde ilerlediği başka bir evrene yolculuk yapıyor olabilirsiniz. Örneğin, zamanda geri yolculuk yapıp atalarınızdan birini öldürüyorsanız, sadece tek bir evrendeki o kişiyi öldürmüş olursunuz, ki o evren artık sizin var olmadığınız evrendir. Ve eğer sonra kendi zamanınıza geri gelmeye çalışırsanız, bir başka paralel evrende ortaya çıkabilirsiniz ve asla başladığınız evrene geri gelemeyebilirsiniz.
Buradaki fikir, her eylemin yeni bir evrenin yaratımına neden olduğudur ve mevcut olan sonsuz sayıda evren olduğudur. Atanızı öldürdüğünüz zaman yeni bir evren yarattınız, olayların orijinal sırasını değiştirdiğiniz zamana kadar kendinizinkine özdeş olmuş bir evren.
Zaman yolculuğu dünyasına hoş geldiniz. Sadece bilet fiyatlarının nasıl karmaşık olabileceğini hayal edin.